Boşanma davası ile ilgili yargı kararları
Boşanma davası ile ilgili birden fazla makalemiz bulunmaktadır. Bugünkü makalemizde önem arz eden bazı yargıtay kararlarını paylaşacağız. Boşanma davası açmak isteyen veya kendisine karşı açılan boşanma davası olan kişilerin mutlaka bir avukattan hukuki yardım almasını tavsiye ederiz. Her boşanma davası kendine özgü bir takım özellikler barındırmakta olup sadece bir yargıtay kararı okuyarak bir sonuca varmaya çalışmak doğru olmayacaktır.
Şiddet olayından sonra beraber yaşamaya devam etmenin boşanma davasına etkisi nedir?
Makale İçeriği Neleri İçerir?
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/19054 E. ve 2016/11164 K. sayılı kararı ; “Mahkemece, tarafların Türk Medeni Kanununun 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebiyle boşanmalarına karar verilmiştir. Davalı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı gerekçesiyle davacı kadın yararına manevi tazminata karar verilmiş ise de; yapılan soruşturma ve toplanan delillerden fiziksel şiddet vakıasından sonra tarafların biraraya gelerek evlilik birliğini devam ettirdikleri, böylelikle davacı kadının bu olayı davalıyı affettiği, en azından hoşgörü ile karşıladığı anlaşılmaktadır. Davacının kişilik haklarına saldırı niteliğinde başkaca bir maddi hadise de ispatlanamamıştır. Bu durumda davacı kadının manevi tazminat (TMK m. 174/2) isteğinin reddi gerekirken, kabulü doğru bulunmamıştır.” şeklindedir. Eskişehir boşanma avukatı Oğuz Özdemir olarak yargı kararları doğrultusunda müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.
Yine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2015/18583 E. ve 2016/10785 K. sayılı kararı ” 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle taraflar arasında gerçekleşen şiddet olayından sonra tarafların evliliğe devam ettiği, bu nedenle şiddet olayının affedilmiş en azından hoşgörü ile karşılanmış olduğu ancak şiddet eylemi dışında kalan ve mahkemece belirlenen diğer kusurlara göre de boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğunun anlaşılmasına göre davalı-karşı davacı erkeğin tüm, davacı-karşı davalı kadının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir.
2-Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, kişilik haklarına yapılan saldırı ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında davacı-karşı davalı kadın yararına takdir edilen maddi ve manevi tazminat azdır. Türk Medeni Kanununun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanununun 50 ve 52. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır.” şeklindedir.
Eşinin ailesi ile birlikte yaşamama kararının boşanma davasına etkisi nedir?
Yargıtay’ın çok eski bir tarihli kararında 2. Hukuk Dairesi 1997/5009 E. 1997/6047 K. sayılı kararı Medeni Kanunun 152.maddesince evin seçim hak ve görevi kocaya aittir. Koca birliği terk eden eşin davet edildiği evin mahremiyeti sağlama yönünden zorunlu bölümleri yeter odası ( mutfağı, banyosu, tuvaleti ) var ise, aile fertlerinin sağlığını ve huzurunu bozan yapı bozukluğu yoksa, kapısını örttüğü zaman her şey dışarıda kalıyorsa ve özellikle davet edilen evde önceden de birlikte oturulmuşsa, davet samimi bir arzunun ürünüdür. Somut olayda davalının ihtarda bildirdiği ev iki katlı iki daireli binanın üst katıdır. Medeni ailenin ihtiyaçlarını karşılar durumdadır. Alt katta kayın peder ve kayın validenin oturması evin manevi bağımsızlığını bozmaya yetmez. Aile reisinin kirasız bir evde oturması imkanı varken illaki kiralanmış başka yerde ev istenmesi de Medeni Kanunun 2. maddesi ile bağdaşmaz ve yasaya uygun değildir. Şu halde davalı dönmemekte haklı değildir şeklindedir.
Yine Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2010/12529 E. 2011/13957 K. sayılı kararı Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda birlik görevlerini yerine getirmeyen, annesinin müdahalesine kayıtsız kalan davacı-davalı koca yanında; eşine, kayınvalide ve görümcelere hakaret eden davalı-davacı kadının da eşit kusurlu olduğu anlaşılmaktadır. Gerçekleşen bu durum karşısında davacı-davalı kocanın boşanma davasının da kabulü gerekirken yazılı gerekçeyle reddi doğru bulunmamıştır şeklindedir.
Zina Aldatma sebebiyle boşanma davası açma süresi ne kadardır?
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/26418 E. 2014/25672 K. sayılı kararı Davalı-davacı kadın, kocanın başka kadınla yaşadığı iddiası ile zina sebebine dayalı boşanma davası açmış, (TMK.md.161) mahkemece, davanın 6 aylık hak düşürücü sürede açılmadığı gerekçe gösterilerek istek reddedilmiştir. Mahkemece, davalı-davacı kadının en geç 01.03.2011 tarihli karşı dava dilekçesi tarihi itibariyle zina olgusunun öğrenilmiş olduğu, buna göre de, 30.01.2012 tarihli zina sebebine dayalı birleşen boşanma davasının 6 aylık hak düşürücü sürede açılmadığı kabul edilmiş olmasına rağmen; davalı-davacı kadının tanıkları kocanın başka kadınla yaşamaya devam ettiğini beyan ettikleri gibi, davalı-davacı (kadın), kocanın birlikte yaşadığı H. adlı kadından 10.07.2012 tarihinde S. D. isimli bir çocuğun doğduğuna ve kocanın tanıması nedeniyle 17.04.2013 tarihinde nüfusa tescil edildiğine dair nüfus kayıtlarını sunmuştur. Davalı-davacı (kadın)’ın tanıklarının beyanı ve kocanın evlilik dışı doğan çocuğun doğum tarihi nazara alındığında, kocanın zina eylemini sürdürdüğü, çocuğun doğum tarihine göre H. isimli kadınla yaşadığı, kadının zina sebebine dayalı boşanma davasının süresinde olduğu, bu nedenle bu davanın da kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle reddine hükmedilmesi doğru olmamıştır şeklindedir. Eskişehir ve civar illerde boşanma davası açmak isteyenlerin mutlaka bir avukattan hukuki yardım almasını tavsiye ediyoruz. Eskişehir boşanma avukatı kavramı doğru olmayıp her meslektaşımız boşanma davası hakkında, dava açmak isteyen kişilere gerekli hukuki yardımı verecektir.
Şiddetli geçimsizlik ile ilgili makalemize ulaşmak için tıklayınız.
Karşılıklı boşanma davası açma ile ilgili makalemize ulaşmak için tıklayınız.
Boşanma davasında Mal paylaşımı nasıl yapılır konulu makalemize ulaşmak için tıklayınız.
Saygılarımızla
Eskişehir Boşanma Avukatı Oğuz Özdemir
Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için büromuzla veya avukat bir meslektaşımız ile bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz. İletişim için tıklayınız.
Bu site sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, sitede yer alan bilgilendirmeler Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.
Saygılarımızla
Avukat Oğuz Özdemir Hukuk ve Danışmanlık Bürosu
Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde yer alıp, Hukuk Bülteni Avukatı tarafından hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için büromuzla veya avukat bir meslektaşımız ile bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz. İletişim için tıklayınız.
Bu internet sitesindeki her türlü bilgi Eskişehir Barosuna kayıtlı Oğuz Özdemir Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır. Bu Makale Eskişehir Hukuk Bülteni Avukatı Oğuz Özdemir tarafından onaylandı!