İş Kazası Cezai Sorumluluk

Eskişehir Avukat ve Hukuk Hizmetleri

Hukuk Bülteni

İş Kazası Cezai Sorumluluk Eskişehir Hukuk Bülteni Avukatı tarafından | 22 Mayıs 2022 tarihinde yazıldı.

İş Kazası Cezai Sorumluluk

İş hukuku, iş sözleşmesinin tarafları olan işveren ile işçi yönünden karşılıklı hak ve yükümlülükler getirmiştir. Sorumluluğun kapsamını ise, bu yükümlülüklerin ne kadar yerine getirildiği ile ilgilidir. İşveren iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini yerine getirmemiş, işçi yükümlülüğünü tam olarak yerine getirmiş ise, işveren meydana gelen kazadan tam olarak sorumlu olacaktır.

İşverenin iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alarak işçinin çalışması nedeniyle karşılaşabileceği tehlikelerden koruması gerekmektedir. İş sağlığı ve güvenliği hukuku kapsamında işverenin işçilerin sağlığını korumak ve güvenliğini sağlamakla yükümlü oldukları kabul edilmektedir.

İşyerinde işçinin iş kazasına bağlı ölmesi veya yaralanması halinde işveren ve diğer ilgililerin cezai sorumluluğu 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ilgili maddelerine göre değerlendirilecektir. Kazanın oluşumuna ve kusur durumuna göre eylem taksir, bilinçli taksir ve olası kast kapsamında değerlendirilmesi gerekecektir. Bugünkü makalemizde iş kazasına bağlı cezai sorumluluk genel hatları ile açıklanmıştır.

İş Kazası Ne Demektir

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 13. maddesine göre iş kazası:

Sigortalının işyerinde bulunduğu sırada,
İşveren tarafından yürütülmekte olan iş dolayısıyla,
Sigortalının, işveren tarafından görev ile başka bir yere gönderilmesi yüzünden asıl işini yapmaksızın geçen zamanlarda,
Emzikli kadın sigortalının çocuğuna süt vermek için ayrılan zamanlarda,
Sigortalıların işverence sağlanan bir taşıtla işin yapıldığı yere toplu olarak götürülüp getirilmeleri sırasında meydana gelen ve sigortalıyı hemen veya sonradan bedence veya ruhça arızaya uğratan olaydır. Denilmek suretiyle iş kazasının tanımı yapılmıştır.

İş Kazası Nedeniyle İşverenin (veya temsilcisinin) Cezai Sorumluluğu

İş kazası nedeniyle cezai sorumluluğun kimde olduğunun belirlenmesinde temel kıstas iş sözleşmesinin tarafları olan işveren ile işçi yönünden karşılıklı hak ve yükümlülüklerinin yerine getirip getirmemelerine göre belirlenecektir. Uygulamada genellikle kazaya ilişkin bilirkişi raporu alınarak iş kazasına neden olan etkenler araştırılmakta ve bu araştırmanın sonucunda kazaya etkisi bulunan kişiler tespit edilmektedir.

6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4 üncü maddesi uyarınca da işveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü kılınmıştır. Bu kapsamda maddede şu hükümlere yer verilmiştir:

MADDE 4 – (1) İşveren, çalışanların işle ilgili sağlık ve güvenliğini sağlamakla yükümlü olup bu çerçevede;

a) Mesleki risklerin önlenmesi, eğitim ve bilgi verilmesi dâhil her türlü tedbirin alınması, organizasyonun yapılması, gerekli araç ve gereçlerin sağlanması, sağlık ve güvenlik tedbirlerinin değişen şartlara uygun hale getirilmesi ve mevcut durumun iyileştirilmesi için
çalışmalar yapar.

b) İşyerinde alınan iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerine uyulup uyulmadığını izler, denetler ve uygunsuzlukların giderilmesini sağlar.

c) Risk değerlendirmesi yapar veya yaptırır.

ç) Çalışana görev verirken, çalışanın sağlık ve güvenlik yönünden işe uygunluğunu göz önüne alır.

d) Yeterli bilgi ve talimat verilenler dışındaki çalışanların hayati ve özel tehlike bulunan yerlere girmemesi için gerekli tedbirleri alır.

(2) İşyeri dışındaki uzman kişi ve kuruluşlardan hizmet alınması, işverenin sorumluluklarını ortadan kaldırmaz.

(3) Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği alanındaki yükümlülükleri, işverenin
sorumluluklarını etkilemez.

(4) İşveren, iş sağlığı ve güvenliği tedbirlerinin maliyetini çalışanlara yansıtamaz.

Görüldüğü üzere İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 4. maddesi uyarınca iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin önlemlerin alınmasında işveren birinci derecede sorumlu tutulmuştur. İşveren tüzel kişi olması halinde (A.Ş, Ltd Şti vb gibi) meydana gelen iş kazalarında cezai sorumluluk tüzel kişi adına adına hareket eden gerçek kişilere aittir. Bu kişiler tüzel kişinin yetkili organlarında görevli kişiler olabileceği gibi iş veren adına hareket eden yetkililer de olabilecektir. Cezai sorumluluk gerçekleşen iş kazasına göre her olayda bu kişilerin kimler olduğu somut olayın özelliğine göre belirlenecektir.

İş kazası sebebiyle tazminat davası ile ilgili makalemize ulaşmak için tıklayınız.

İş Kazalarında Taksir

İşverenin veya diğer ilgililerin iş kazasında taksire bağlı sorumluluğu, iş sağlığı ve güvenliğine ilişkin yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklanmaktadır. İşveren veya işveren temsilcisi konumundaki diğer ilgililer kendilerinden beklenen yükümlülükleri yerine getirmemesi, işyerinde alınması gerekli iş güvenliği önlemlerini almaması durumunda iş kazasına bağlı gerçekleşen ölüm veya yaralanma neticesini de öngörmemişse taksire bağlı sorumluluğu söz konusu olacaktır.

Eğer ki işveren veya işveren temsilcisi yaptığı hareketin yaralama neticesi doğuracağını öngörmekte ancak neticeyi istememekte ise bu durumda bilinçli taksirden söz edilebilecektir. İş kazasında bilinçli taksirin uygulama olanağı bulunmaktadır. Avukat Oğuz Özdemir olarak müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.

İş Kazası Nedeniyle Taksirle Ölüme Neden Olma Suçu

İş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınmaması veya eksik alınması nedeniyle yaşanan iş kazasında işçi ölür ise kusur durumuna göre işveren veya temsilcileri Türk Ceza Kanunu’nun 85. maddesinde düzenlenen taksirle öldürme suçundan cezalandırılabilecektir. Avukat Oğuz Özdemir olarak Eskişehir ve civar illerde müvekkillerimize hizmet vermekteyiz.
Türk Ceza Kanununa göre taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi iki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu maddelerden anlaşılacağı üzere taksirle adam öldürmenin cezası 2 yıl ile 15 yıl arasında değişmektedir.Taksirle adam öldürme suçu şikayete tabi bir suç olmayıp resen kovuşturma yürütülmektedir.

İş Kazası Nedeniyle Taksirle Yaralama Suçu

Taksirle yaralama suçu iş kazalarında sıklıkla karşılaşılan bir suç türü olarak karşımıza çıkmaktadır. İşçinin iş kazası nedeniyle yaralanması durumunda işveren ve/veya diğer ilgililer kusur durumuna göre taksirle yaralama suçundan cezalandırılabilecektir.

Taksirle yaralama suçunun tanımı Türk Ceza Kanunu’nun 89. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre söz konusu suç taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olmaktır. Taksirle yaralama suçundan söz edilebilmesi için dikkatsizlik veya özensizlik bir hareketi yapan failin bu hareketin doğuracağı neticeyi öngörmemesi veya öngörememesi gerekmektedir. Dikkatli ve özenli davranmaktaki ölçü normal bir insandır. Eğer ki fail yaptığı hareketin yaralama neticesi doğuracağını öngörmekte ancak neticeyi istememekte ise bu durumda bilinçli taksirden söz edilebilecektir.

Taksirle yaralama suçunun soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlıdır. Şikayet, mağdur tarafından olayın oluşundan itibaren altı aylık süre içinde yapılması gerekmektedir. Buna karşılık eğer ağırlaşmış hali içeren yaralama bilinçli taksirle gerçekleşmişse soruşturma re’sen yapılacaktır. (TCK madde 89/5)

Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır (TCK m. 89/1)

Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,
b) Vücudunda kemik kırılmasına,
c) Konuşmasında sürekli zorluğa,
d) Yüzünde sabit ize,
e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına, neden olmuşsa, TCK 89/1.maddesine göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır (TCK m. 89/2).

Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
e) Gebe bir kadının çocuğunun düşmesine, neden olmuşsa, TCK 89/1.maddesine göre belirlenen ceza, bir kat artırılır (TCK m. 89/3).

İş Kazasında Kasten Öldürme veya Kasten Yaralama Suçları Oluşur mu

İşveren veya temsilcisi tarafından işçiye yönelik kasten yaralama veya kasten öldürme eylemi gerçekleştirilmiş ise teknik anlamda iş kazasından bahsedilemeyecektir. Bu durumda fail TCK da düzenlen kasten yaralama ve öldürme suçlarından sorumlu olacaktır. Bununla birlikte İşveren veya temsilcisi işyerinde gerçekleşen ölüm veya yaralanma neticesini gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen iş güvenliği konusundaki yükümlülüklerine aykırı hareketlerini sürdürerek neticeye sebebiyet vermişse, yani ortaya çıkan durumu kabullendiği söylenebilecekse bu durumda olası kastl sorumluluğu gündeme gelecek ve TCK daki olası kast hükümlerine göre cezalandırılabilecektir.

Saygılarımızla

Eskişehir Avukat Oğuz Özdemir Hukuk ve Danışmanlık Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için büromuzla veya avukat bir meslektaşımız ile bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz. İletişim için tıklayınız.

Bu site sadece bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup, sitede yer alan bilgilendirmeler Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.

Saygılarımızla
Avukat Oğuz Özdemir Hukuk ve Danışmanlık Bürosu

Not: Bültenimizde yer verilen açıklamalar, ilgili mevzuat çerçevesinde konuyu genel hatlarıyla ele alır tarzda Hukuk Bülteni kategorisinde yer alıp, Hukuk Bülteni Avukatı tarafından hazırlanmıştır. Size özel detaylı bilgi için büromuzla veya avukat bir meslektaşımız ile bağlantıya geçmenizi tavsiye ederiz. İletişim için tıklayınız.

Bu internet sitesindeki her türlü bilgi Eskişehir Barosuna kayıtlı Oğuz Özdemir Hukuk Bürosu tarafından yalnızca bilgilendirme amacıyla, Türkiye Barolar Birliği tarafından belirtilen ilgili düzenlemeleri uyarınca hazırlanmıştır.
Eskişehir Avukat ihtiyaçlarınız için bize ulaşarak hukuki sorunlarınız için destek alın. Avukat Eskişehir ve Çevre İllerde yaşayacağınız hukuki yardım ve ihtiyaçlarınızda, Eskişehir Avukat Oğuz Özdemir Hukuk Bürosu olarak Eskişehir Avukat ekibiyle iletişime geçebilirsiniz.